2007 senesi, Mevlana Celaleddin Rumi’nin sekiz yüzüncü doğum yıldönümüdür. Bu büyük aşk ve iman adamını hatırlamak üzere, UNESCO tarafından bu yıl “Mevlana Yılı“ ilan edildi. Mevlana en çok bizim ülkemizde ve bizim kültürümüzde tanınması gereken biridir. bu düşünceden hareketle “Mesnevi Hikayeleri“ni konu edindik.
Mevlana Mesnevi’sinde yalnız din ve tasavvuf bilgileri vermiyor. Aynı zamanda eski Şark efsanelerinden, peygamberlere ve evliyaya ait olay ve menkıbelerden örnekler de sunuyor. Mesnevi’de eski kültürlerden süzülüp gelen, bir bakıma insanlığın ortak malı sayılan çok miktarda hikaye yer alır. Bunlardan bazılarını nereden aldığını kendisi söyler. Hikayelerin çoğu da muhtemelen şifahi kültürle edindiği birikimin eseridir. Bu yönüyle Mesnevi, kültür ve edebiyat tarihçileri için önemli bir kaynak sayılır.
Biz de bu çalışmada hikayeleri şerh etmeyi denedik. Beyit beyit geleneğinden farklı olarak, hikayenin bütününde öne çıkan bazı konuların hatırlattığı meseleleri açıklamak istedik. Çalışmamızda, Mesnevi’de yer alan kırk hikaye ele alınmıştır. Amacımız, Mevlana’nın üslubuna uyarak, hikayeler vesilesiyle, bazı hatırlatmalarda bulunmaktır. Bunlar konunun gelişine uygun olarak, dini, tarihi bilgiler, varsa ayet ve hadisler, özellikle de tasavvuf bazı yorumlardan ibarettir.
(Arka Kapak)

Diğer Kredi Kartları : 8,00 Peşin(Tek Çekim)